SU GİBİ AKAN
GENÇLİK YILLARI
Atasoy
MÜFTÜOĞLU
- 111 -
ne sahip olmak demektir. Kişinin kendi bilinciyle varolması,
başkalarının da kendi bilinciyle varolması inancı taşıması ha-
linde bir anlam taşır.
Büyük sürünün bir parçası olmamak için, kendi bilincimizle,
kendi aklımızla, kendi düşüncelerimizle ayakta durmaya çalı-
şırız. Büyük sürünün bir parçası olmak demek, başkalarının
nesneleştirici yargılarına, başkalarının şeyleştirici iradeleri-
ne tabi olmayı gerektirir. Büyük sürünün bir parçası haline
getirilen bireyler kitle kültürünün kültürsüzleştirici etkisiyle
bütünleşirler. Kendi bencil dünyalarına kapananların evren-
sel anlamları/değerleri temsil etmeleri beklenemez. Çıkar-
menfaat-yarar mülahazalarının adalet ilkelerinin/kaygılarının
yerine geçtiği toplumlarda, toplum ahlaki ve vicdani bir mah-
rumiyete mahkum olur.
Yazı hayatım boyunca kendi zamanımızın hayati sorunlarını
yazmaya özen gösterdim. Ayrıntılarla ilgilenmedim. Kendi
zamanımıza özgü bir duruşu temsil etmeye çalıştım. Eleştirel
bir tarz ve tavır sahibi olarak yaşadım. Yazdıklarımın ahlaki
boyutu ve içeriği konusunda hassasiyet gösterdim. Muhtemel
bütün riskleri göze alarak bağımsız kalmaya çalıştım. Zihinsel/
düşünsel tembelliğin hiçbir şekilde bağışlanamayacağını bil-
mek/ anlamak gerekir. Genç kuşakların dünyada neler olup
bittiği konusunda, bölgemizde neler olup bittiği konusunda
eleştirel analiz yeteneğine sahip olmaları gerekir. Bu yeteneğe
sahip olmayanların, resmi masallara inanmaktan başka yapa-
